Bazı istisnalar söz konusu olsa bile, otizmli bireylerin spor aktiviteleri yapması her zaman imkânsız değildir. Basketbol, futbol gibi kooperatif gerektiren takım sporlarının hepsi sosyal iletişim becerileri gerektiren spor dallarıdır. Bu yüzden takım sporlarında başarılı olabilmek için sosyal iletişim becerisinin gelişmiş olması çok önemlidir. Otizm spektrum bozukluk ise bahsi geçen bu becerilerin tehlikeye düştüğü bir bozukluk olarak karşınıza çıkar. Bu sebeple otizmli olan çocukları diğer insanlarla fiziksel etkileşimin fazla olduğu bir takıma sığdırmak, takımda yer alan diğer üyelerle etkili bir iletişim kurmasını sağlamak ve başka bir takım üyesinin ona nasıl davranacağını daha önceden kestirmek her zaman çok kolay değildir.
Top oynamayı gerektiren spor unsurlarını diğer insanlarla fiziksel etkileşim kurmak zorunda kalınan bir zorunluluk olarak düşünmek mümkündür. Bu spor aktiviteleri aynı zamanda yüksek derece güç ve koordinasyon gerektirir. Otizm ise çoğunlukla kas tonu zayıflamasına ve bazı koordinasyon sorunlarına neden olmasıyla bilinir. Sonuç olarak bakıldığında otizmli çocuklar için spor yapmak çoğu zaman zorlayıcı bir hal alabilir. Takım sporları çoğunlukla soğuk, sıcak, parlak ya da yüksek ortamlarda gerçekleştirir. Otizmli bireyler için yüksek ses, sıcaklığın aşırı olması, parlak ışıklar gibi dikkat çekici değişikliklerin üstesinden gelmek duygusal bazı zorluklara neden olur. Sonuç olarak çocuk işbirliği yapmaktan kaçınırken aynı zamanda mutsuz olacaktır.
Aynı zamanda birçok grup, otizmli bireyleri takım sporlarına dâhil etmek için imkân sağlama konusunda istek sahibidir. Eğer çocuğunuz da istekliyse, takım sporlarına onu dâhil etmek otizmin yarattığı zorlukların içerisinden onu çıkarmanın kolay bir yoludur. Bunun için fırsat yarana takım ve okulları araştırarak birçok çocuk için doğal olan bu aktiviteye çocuğunuzu da dâhil edebilirsiniz. Çocuk için çok başarılı olabileceği bir takım sporu, her zaman için üst seviye bir sosyal iletişimle ilerlemeyi ve işbirliği içinde olmayı gerektirmeyebilir. Birçok spor bireysel bir şekilde ilerlemeye fırsat tanırken değerli bir ekip üyesinde sahip olmak isteyen takımlarla karşılaşabilirsiniz.
Otizmli bireylerin başarıyı yakalayabileceği birçok spor dalı mevcuttur bu yüzden oyun terapisi bu konuda çok etklilidir. Bu spor aktiviteleri başlıca şu şekilde sıralanabilir:
Atletizm: Atletizm otizm olan çocuklar için parkur ve saha ile harika bir çıkış seçeneği haline gelebilir. Atletizm, birçok takım sporuyla kıyaslandığında daha az iletişim becerisine ihtiyaç duyulur. Sadece pistte başarıyı yakalayabilen çocuklar takımı hedefe ulaştıran değerli ekip üyeleri arasında yer alabilir.
Yüzme: Yüzme, her insan gibi otizmli bireyler içinde çok iyi bir spor aktivitesi haline gelebilir. Top kullanabilme becerileri ile zor süreçler geçirmek zorunda kalan çocuklar için temel vuruşlar ve tipik olan su oyunları sayesinde başarı gösterebilir. Öyle ki bu spor dalı bireysel olarak rekabete izin verdiğinden, otizmli olan güçlü yüzücüler yüzme takımlarında istedikleri o başarıyı kolay bir şekilde yakalayabilirler.
Bowling: Bakıldığında yüksek bir güç gerektiren bowling, otizmli bireyler için son derece doğal bir spor aktivitesi olabilir. Bowling liglerine katılmak, çoğunlukla bir spor organizasyonunun parçası olmak açısından çok iyi bir fırsat olarak nitelendirilebilir.
Otizmi çocukların çok daha rahat şekilde yapabilecekleri, takım olmayı gerektirmeyen spor aktiviteleri vardır. Bu spor dalları şu şekilde sıralanabilir:
Spor yapmak, otizmin en zor ve sosyal hayatı etkileyen semptomlarının önüne geçerken aynı zamanda sosyal hayatta çocuğun daha başarılı ve mutlu bir birey olması için savaşır. Otizmli çocukların bir eğitmen kontrolünde düzenli olarak spor yapması bu nedenle en zorlu semptomlarla karşı mücadele etmek anlamına gelir. Sporun otizmli bir çocuk üzerinde yarattığı olumlu etkiler şu şekilde sıralanabilir:
Otizm bir hastalık değil farklılık olduğundan, dolayısı ile burada amaç otizmin sebep olduğu farklılıkların normalleşmesi için gereken her yöntemi değerlendirmektir. Sporun iyileştirici yönü sayesinde bu çocukların gelişim düzeylerine ve yaş aralığına uygun olarak hazırlanan spor programlarını kullanarak fiziksel beceri kazanmak ve diğer yandan beyin motor korteksinin bu beceriler sayesinde daha aktif bir şekilde çalışmasına fırsat tanımak mümkün hale gelebilir.
Erken teşhis koymak, otizm spektrum bozukluğunun kontrol altına alınması ve en uygun rehabilitasyon programları sayesinde bireylerin topluma kazandırılması açısından son derece önemli bir yere sahiptir. Ebeveynler tarafından belirtilerin erken fark edilmesi ve toplum adına bir farkındalığın oluşturulması için bu bilincin geliştirilmesi şarttır. Gerekli terapi yöntemleriyle çocuğun sosyal iletişimini güçlendirmek hedeflendiği takdirde, çocukların aileye bağımlı, kimsenin yardımı olmadan günlük işlerini yapamayan, sosyal ilişkileri hep zayıf olan bireyler yetiştirmek kaçınılmaz olacaktır. Sadece ev ortamında değil aynı zamanda parkta, okulda, işte, dışarıda ki hayatın her alanında sağlıklı ilişkiler kurabilen, kendi başarısını yaratabilen otizmli bireyler için özel eğitimlere entegre olarak spor aktivitelerine yer vermek çok etkili bir yoldur.
Teta Clinic, bu anlamda bireylerin kişisel durumunu göz önünde bulunduran akılcı terapi ve tedavi yöntemleriyle otizmli çocukların sosyal becerilerini güçlendirmeye ve onların kendine güvenen sağlıklı bireyler olmasını hedefler. ‘’Çocuklarımız geleceğimizdir’’ prensibiyle, alanında uzman personellerin sevgi dilini etkili şekilde kullanarak yer verdiği terapilerle çocuğunuza bir iyilik yapabilirsiniz.