Kişilik bozuklukları, kişinin sağlıksız düşünme, işleyiş ve davranış şekline sahip olduğu bir tür zihinsel bozukluk olarak bilinen bu durum, bireylerin durumları ve insanları algılamakta ya da ilişkilendirmek de zorluk yaşamasına neden olur. Kişilik bozukluğu; bireyin çevresiyle ilişkisinde, sosyal aktivitelerinde, okul ya da iş hayatından önemli sorunlara ve sınırlamalara sebep olur.
Bazı bireyler, kişilik bozukluğu yaşadığının farkında bile olmayabilir. Çünkü bu davranış şekli ve düşünme tarzı onlara son derece normal gelir. Bu durumda ise kişi karşılaştığı olumsuzluklar ya da zorluklar için başkalarını suçlayabilir. Kişilik bozuklukları, genel olarak ergenlik döneminde ve erken yetişkinlik döneminde başlar. Kişilik sorunlarının günümüzde bilinen, birçok farklı türü vardır. Bazı türlerin kişinin yaşının ilerlemesiyle birlikte daha az görülmeye başlandığı söylenebilir.
Kişilik; bir insanın kim olduğunu tanımlaması için her zaman hayati öneme sahiptir. Düşünceler, davranışlar, tutumlar ve ruh halleri dâhil olmak üzere farklı özelliklerin bir karışımını ve bu özellikleri çevrede bulunan dünyayla ilişkide nasıl ifade ettiğini içerisine alır. Bir insanın kişiliğinin bazı özellikleri genetik olarak miras alınırken, bazıları ise erken dönem yaşam olayları ve deneyimleri ile bir şekle kavuşur.
Kişilik bozukluğu olan kişiler, toplumun olumlu ya da normal olarak gördüklerinden daha farklı bir bakış açısına ya da davranışlara sahiptirler. Kişilik bozukluğu yaşayan kişilerde genel olarak sorunlarla başa çıkma becerileri, sağlıklı ilişki kuran kişilere göre çok daha zordur. Kaygı bozukluğu sorunu yaşayan ve bu kaygıyı kontrol edemediğinin farkında olan kişilerin tam aksine, kişilik bozukluğu olan insanlar genel olarak bir sorun yaşadığının farkında değildir. Aslında bu kişiler kontrol edilmesi gereken bir sorun yaşadıklarına bile inanmazlar. Kendilerinde herhangi bir sorun olduğuna inanmadıkları için, kişilik bozukluğu olan kişilerin büyük çoğunluğu doğal olarak tedaviye de ihtiyaç duymazlar ve böyle bir Ryış içerisine girmezler.
Kişilik sorunları kendi grubunda bulunan şiddetli zihinsel bozuklukların arasında en yaygın olarak bilinendir. Kişilik bozukluklarının çok büyük bir çoğunluğu ergenlik döneminde ve kişinin gelişerek belli bir olgunluğa erişmesi ile ortaya çıkar.
Bu noktada kişilik bozuklukları, kendi arasında farklı gruplara ayrılır. Bu gruplar şu şekilde sıralanabilir:
Paranoid Kişilik Bozukluğu: Paranoya, bu bozukluğun temsilcisi olarak kabul edilir. Paranoid kişilik bozukluğu olan kişilerin başka insanlara karşı sürekli olarak şüphesi ve güvensizliği vardır. Başka insanların onları tehdit etmeye, küçümsemeye ya da zarar vermeye çalıştığına inanırlar,
Şizoid Kişilik Bozukluğu: Bu gruba dahil olan kişiler genel olarak insanlardan uzak durmayı tercih ederler. Sosyal ilişkilere karşı ilgisiz olmanın yanı sıra, genel olarak yalnız kalmayı tercih ettikleri için nadiren güçlü duygular yaşarlar,
Şizotipal Kişilik Bozukluğu: Bu grupta yer alan kişiler ise sıra dışı davranış ve düşünme şekli ile kendilerini belli ederler. Şizotipal kişilik bozukluğu olan insanların çok fazla batıl inancı vardır ve garip inançlara sahip olabilirler.
Bu bozuklukları olan insanlar genel olarak dengesiz duygulara ve çarpık bir imaja sahip olurlar. Aynı zamanda çok sık bir şekilde dürtüsel davranma eğiliminde bulunurlar.
Bu bozukluklar şu şekilde sıralanabilir:
Bu bozukluğu yaşayan insanlar genel olarak çok korkak ya da gergin bir ruh hali içerisindedir.
Endişeli kişilik bozuklukları şu şekilde sıralanabilir:
İnsanlar birden fazla kişilik bozukluğunun karma semptomları ile karşı karşıya kalabilir. Kişilik; insanı eşsiz hale getiren duygu, düşünce ve davranışların genel bir toplamıdır ve sağlıklı ilişkiler kurmak için çok önemlidir. Dış dünya ile alakalı görüş, anlayış ve ilişkilerin yanında, bu kavram aslında kişinin kendini nasıl gördüğüdür. Bir insanın kişiliği, çocukluk döneminde etkileşime girerek şekil almaya başlar.
Bazı kişilik genleri aile üyelerinden genetik aktarım aracılığı ile geçer. Bu özelliklere ise mizaç ismi verilir. Kişilik ise içinde büyüdüğünüz çevreyi, yaşanan olayları, aile üyeleriyle ve diğer insanlarla olan ilişkileri içine alır. Kişilik bozukluklarına genetik ve çevresel faktörlerin sebep olduğu düşünülürken, genetik aktarım ya da hayatı değiştiren büyük olaylar kişiyi bu duruma karşı savunmasız bırakabilir.
Günümüzde her ne kadar kişilik bozuklukların neden kaynaklandığı tam olarak bilinmese bile, bazı etkenlerin kişilik bozukluğunun gelişmesine ya da tetiklemesine neden olduğu düşünülür.
Bunlar şu şekilde sıralanır:
Kişilik bozukluğu yaşayan kişilerde fark edilen tüm semptomlar tek tek araştırılır. Doktor ya da terapist tarafından hastanın öyküsü dinlenir ve fiziki muayene gerçekleştirildikten sonra değerlendirmeye başlanır. Kişilik bozukluklarını teşhis etmek için yapılabilen herhangi bir laboratuvar testi yoktur. Kişide görülen semptomlar için erken teşhis edilmesi ve tedaviye erken başlanması, iyileşmenin seyri açısından son derece önemlidir.
Kişilik bozukluğu olan kişiler, yaşadıkları hastalığın farkında olmadıkları için kendi başlarına bir tedavi yöntemi aramazlar. Sonuç olarak kişilik bozukluklarının büyük bir çoğunluğu tedavi edilmez. Tedavi olmama sebeplerinden biri de kişilik sorunları yaşayan birçok insanın hayatına normal şekilde devam edebilmesidir. Kişilik bozukluklarının çoğunluğu geç teşhis edildiği için, bu sorunlar uzun süre devam eder. Bu gibi hastalıkların tedavi edilmesi ise zordur.
Bununla birlikte tedavi edilen birçok kişilik bozukluğuna sahip hastalarda, rahatsız edici olan semptomların hafiflediği görülür. Tedavi kişilik bozukluğunun türüne bağlı olarak değişiklik gösterirken, psikoterapi bu tedavinin ana unsuru olarak kabul edilir. Bazı durumlarda ortaya çıkabilecek olan aşırı atakları tedavi etmek amacıyla ilaç tedavisine başvurulabilir. Kullanılacak olan ilaçlar arasında antidepresanlar, dengeleyici ve atakları önleyici ilaçlar yer alır.
Psikoterapide, hatalı düşünce kalıplarının değerlendirilmesi, yeni düşünce ve davranış kalıplarının öğrenilmesi hedeflenir. Bu terapi aynı zamanda kişiler arasındaki ilişki becerilerini ve başa çıkma yeteneğini geliştirmeyi amaçlar. Yaşanan kişilik bozukluğunun tedavi edilmemesi durumunda, daha kötüye gideceği unutulmamalıdır. Kişilik sorunları yaşayan kişiler ilerleyen zamanlarda; suça ve yasaklı maddelere bulaşabilir, uyuşturucu ya da alkol kullanabilir, hastaneye yatırılabilir, şiddete meyilli olabilir, çevresine ya da kendisine zarar verebilir.
Her kişilik bozukluğunun kendine özgü tanısal kriterleri vardır. Teta Clinic, bu kriterleri çok iyi bilen alanında uzman Clinic psikolog ve psikiyatrların hizmet verdiği profesyonel bir kurumdur. Her hastanın ihtiyacına uygun tedavi yöntemleri ile daha sağlıklı bireylerin topluma karışmasına aracılık eden Teta Clinic farkını yaşamak için hemen web sitemizi ziyaret edebilir ve iletişim numaralarını kullanarak bizimle irtibat kurabilirsiniz. Söz konusu sağlıklı ve kaliteli bir yaşama kavuşmak olduğunda kalite ve güven odaklı hizmetin tek adresi: Teta Clinictir.