Günlük yaşam becerileri; insanların ev, okul, iş ve sosyal ortamlar gibi hayatın her alanında aktif olarak uğraş verilmesi gereken aktiviteleri bağımsız şekilde yapmasına yardımcı olan becerilerin tamamını kapsayan çok önemli bir kavramdır. Günlük yaşam aktiviteleri, tüm hayatı içerisinde alan son derece geniş kapsamlı bir aktivite kümesini içine alır. Bu aktiviteler evi temizlemek, yemek yapmak, banyo yapmak, bulaşık yıkamak, yemek yemek, mobiliteyi sağlamak gibi aktivitelerin yanı sıra bir canlıya bakmak, müzik dinlemek, alışveriş yapmak, evin organizesini yapmak gibi günlük olarak yapılan her şeyi kapsar.
Çocukların gelişimine çok büyük katkısı olan günlük yaşam aktiviteleri düşünüldüğünde okula gitmek, oyun oynamak, ev işlerine yardım etmek, kardeşiyle ilgilenmek gibi yaşına uygun olan sorumlulukların yanı sıra, ödev yapmak, öz bakım aktiviteleri gibi birçok konu sıralanabilir. Bu bağlamda ergoterapistler çocukların söz konusu olan bu aktiviteleri yapabilmesi için gerekli olan becerileri kazandırmayı ya da çok daha iyi bir seviyeye çekmeyi hedefler. Dolayısıyla erken çocukluk döneminde bu becerileri benimseyen bireyler, yetişkin olduğunda daha verimli bir yaşam sürerek çevresine de fayda sağlayabilir.
Çocukların günlük yaşam becerileri konusunda yaşadığı sorunları temelinde neler olduğunu net olarak bilmek için değerlendirmeye alınması gereken birçok farklı alt başlık vardır. Örnek vermek gerekirse; bir çocuğun kendi kıyafetlerini yardım almadan giyinebilmesi için gereken çok fazla beceri ve iyi organize olmasını gerektiren sistemler vardır. İyi işleyen bir duyusal sistem ile hareketi gerçekleştirmesi için gerekli olan motor beceri, çocuğun nasıl giyineceğini planlamasını sağlayan bilişsel süreçler gibi birçok sistemde basit görünen ''giyinme'' aktivitesini doğrudan etkiler. Bu yüzden basit gibi görülen küçük bir becerinin bile çocukların hayatında ne kadar önemli olduğu unutulmamalıdır.
Günlük yaşam becerilerinin en temel amacı, bireyin kendi kendine yetmesini ve diğer insanlara ihtiyaç duymadan ayakları üzerinde durabilmesini sağlamaktır. Bireyler; doğumdan başlayarak gelişim süreci içerisinde birçok çeşitli beceri kazanmaya devam eder. Bu beceriler ise tek bir basamağı olan, başlangıcı ve sona erişi kolay şekilde ayırt edilebilen tek basamaklı davranış şekillerinden oluşabileceği gibi, birden fazla tek basamaklı davranışın peş peşe gelecek şekilde daha karmaşık bir davranış oluşturması şeklinde de olabilir.
Birden fazla tek basamaklı davranış türünün art arda gelecek çok daha karmaşık bir davranış meydana getirdiği becerilere zincirleme beceriler ismi verilir. Bu zincirleme becerileri içerisinde; tuvaletini yapma, yemek yeme, giyinme gibi öz bakım becerileri varken; yürüme, koşma, ip atlama gibi daha büyük kas becerileri, yırtma, koparma, kesme, boyama gibi küçük kas becerileri, alışveriş yapma, telefon etme gibi günlük yaşam becerileri olarak de çeşitlenebilir. Bu beceriler bir bütün olarak düşünüldüğünde günlük hayatın içerisinde bağımsız şekilde hareket etmek için olmazsa olmazdır.
Küçük yaşlardan itibaren kazanılmaya başlanan bu beceriler, çocuğun okul yaşamı başta olmak üzere ilerleyen yıllarda toplum içerisinde bağımsız bir birey olarak yaşamasına fayda sağlar. Günlük yaşam becerileri, ev dışında ya da içinde bağımsız şekilde yaşamını sürdürebilmek ve kişisel bakım ve görüntüyü korumak için gereken her türlü beceriyi içine alır. Bu beceriler, ev içi beceriler (yiyecek depolama, yemek yapma, giysileri yıkama, giysileri tamir etme, ütü yapma, görünüşü düzeltme, misafir ağırlama, telefon etme, yatak yapma becerileri gibi) ve toplum içerisinde yer alan kaynakları kullanma becerileri (şehir dışı ve şehir içi seyahat etme, lokantadan yemek yeme, alışveriş yapma, muayene olma gibi) şeklinde sınıflandırılabilir.
Okul programları içerisinde bulunan her türlü toplumsal uyum dersinin temel amaçlarına bakıldığında ise ''el-yüz yıkama, diş fırçalama, asansör kullanma, yemek yapma, asansör kullanma, masa silme, alışveriş yapma, düğme dikme, ütü yapma'' gibi önem arz eden becerilerin kazanılmasına yönelik amaçların olduğu görülür.
Yetersizlikten etkilenen ya da etkilenmeyen tüm bireylerin, toplum içerisinde bağımsız olarak hayatlarına devam edebilmesi ve başarılı bir yetişkin olabilmesi için günlük yaşam becerilerine sahip olması son derece önemlidir. Bu becerilerin çok büyük bir çoğunluğu, kişinin kendini geçindirebileceği bir iş bulması için gereken becerileri içine alır. Aynı zamanda günlük yaşam becerileri sayesinde matematik, okuma ve diğer disiplin gerektiren alanlarda gerekli olan becerilerin kazandırılmasına yönelik olan farklı etkinlik fırsatları sağlanır.
Bir çocuğun gelişimin en zor aşaması çocukluk aşaması olsa bile çocukların merakları, sınırları ve güçlü pervasızlıkları içine alan tutumları sayesinde bu süreç çok daha keyifli geçer. Çocukluk dönemi, sonrasında bireye yardımcı olacak birçok farklı beceriyi kazanma yaşı olduğunda çok kritik bir öneme sahiptir. Buna bağlı olarak çocuğun gelişimine katkı sağlayacak becerileri kazanması için onu teşvik etmek ve yol gösterici olmak gerekir. Normal çocukların yaşamında erken yaşlarda başlayan öz bakım becerilerinin gelişimini anne-babalardan bağımsızlığın başlangıcını ifade eder. Bu konuda yetersizliği olan çocuklar için bu bağımsızlık, çevresel beklentiler kadar fiziksel, zihinsel ve davranışsal yetersizliklerin bu temel becerileri sınırlandırma, yavaşlatma ya da süresiz olarak ertelemesine rağmen eşit öneme sahiptir.
Yemek yeme, tuvalet eğitimi ve giyinme becerileri en temel öz bakım becerileri olarak sıralanabilir. Bu becerileri ise diş fırçalama, el-yüz yıkama, burun temizliği ve banyo yapma becerileri takip eder. Bu sürekliliğin sonunda ise cilt bakımı, tırnak bakımı, kozmetik ürünlerin kullanımı, cinsel organ ve saç temizliği gelir. Ayrıca günlük yaşam becerilerini yerine getirme, öz bakım niteliğini doğrudan etkilediğinden son derece önemli bir konumda yer alır. Bir elbise satın alma ve bakımı (basit tamiri, seçim yapılması, renk ve biçim eş güdümü, temizlik, ütü ve koruma gibi) havaya ve yaşa uygun kıyafetler giyinme, sağlıklı yemek yeme alışkanlığı, ilaç kullanımı ve cinsel davranış (cinsel farklılıkların farkına vararak gizliliğe saygı, kadın-erkek sosyal ilişkileri gibi) ileri düzeyde günlük yaşam becerileri olarak sıralanabilir.
Zihinsel yetersizliğin dışında kalan birçok farklı neden, engelli bir çocuğun günlük yaşam becerilerini kazanmasını geciktirebilir. Bunlardan bazıları ise büyük kas becerilerinde yaşanan yetersizlikler (bacak ve kol kaslarındaki), el-göz eşgüdümünde yaşanan yetersizlik, görme yetersizliği, manipülatör becerilerde yetersizlik, yemek yeme becerileriyle alakalı olarak ağız ve ağız içerisinde bulunan bölümlerde şekil bozukluğu ya da tam gelişmemiş olması sıralanabilir. Buna bağlı olarak eğer bir çocuğun küçük kas gelişimi tam olarak gelişmediyse düğmelerini ilikleme, sert yiyecekleri ısırma, kemerini ya da fermuarını sıkı bir şekilde kapatma konusunda zorluk çekme ihtimali çok yüksektir. Zihin engeli bulunan bir çocuk hareketleri taklit, görsel dikkat, basit cümle ve emirleri anlama gibi temel olarak kabul edilen bilişsel becerilerin bazılarını öğrenmedi ise, bu durumda günlük yaşam becerilerini kazanma konusunda gecikmeler yaşama ihtimali çok yüksektir.
Küçük kas becerisi gelişiminde yaşanan yetersizlikler, sinir sistemiyle alakalı yetersizlikler, ağız boşluğu ve kas yapısı bozuklukları ve diyet yapması gereken durumlarda, yemek yeme becerisinin henüz kazanılmamış olması ya da geç kazanılmasına neden olabilir. İşitme ya da görme konusunda yaşanan yetersizlikler ve uygun olmayan öğrenme çevreleri de (niteliksiz öğretmen ya da aşırı korumacı anne baba gibi) yemek yeme becerisinin kazanılma sürecini olumsuz anlamda etkileyebilir
Tatmin edici ve bağımsız bir yaşam sürmeyi amaçlayan her insan için günlük yaşam becerilerinde ustalaşmak çok önemli bir konudur. Aksi takdirde yetişkinlik döneminde bağımsız bir yaşam sürdürmek çok zor olacaktır. Kişisel hijyen başta olmak üzere ev yönetimine kadar uzanan bu önemli beceriler, bireyin kendi kendine yetebilme yolculuğunun en temel taşı olarak nitelendirilir. Özel ihtiyacı bulunan kişiler de dâhil olmak üzere bireylerde bu beceriler üzerinde çalışmalar yapmak, günlük yaşam içerisinde karşımıza çıkan karışıklıkların tamamını güvenle aşmak için güç verir. Günlük yaşam becerileri kontrol listesi oluşturmaktan günlük olarak konulan hedefleri yerine getirmeye kadar bu kılavuz, önemli yetenekleri geliştirmek için tasarlanan çok pratik stratejileri ve etkinlikleri araştırarak herkesin kişisel gelişim ve bağımsızlık için gereke araçlara sahip olmasına yardımcı olur. Bu yüzden günlük yaşam becerileri olarak sıralanabilir olan yemek hazırlama, beslenme, ev işleri ve yönetim, bütçeleme ve mali yönetim, kişisel bakım ve hijyen gibi konular topluluk yön bulma ve ulaşım konusunda olmazsa olmazdır.
Günlük yaşam aktivitelerini ergoterapistlerin değerlendirme yaparken üzerinde çok fazla durduğu önemli bir alan olduğu bilinmelidir. Çocuk herhangi bir aktiviteyi yapamadığında altında yatan temel nedenleri detaylı şekilde araştırarak müdahale için en kısa süre içerisinde uygun planı oluşturmaya başlamak gerekir. Örnek vermek gerekirse; bir topa vurmak isteyen çocuğun vuramamasının altında birçok farklı neden yatabilir. Belki bu duyusal işlemde yaşanan sorun, motor hareketi yapamama, nasıl vuracağını planlayamama ya da belki de fiziksel bir sorundan kaynaklı kişi topa vuramıyor olabilir. Bu yüzden durum tespiti ve sonrasında gereken müdahalelerin yapılması şarttır. Ergoterapistler sorunun kaynağını tespit ederek buna yönelik bir terapi yöntemi oluşturur ve gerektiği takdirde ev, çevre ve okul düzenlemesi yaparak bağımsız bir yaşam oluşturur.
Günlük yaşam becerilerini kazandırma konusunda etkili bir tedavi yöntemi olan ergoterapiyi hayata geçiren Teta Clinic, bu alanda uzman personelleri ile sektörde önde gelen kurumlardan biri olmayı başarmıştır. Çok uzun süredir özel eğitim terapi ve tedavilerinde huzur ve güven ortamını tahsis etmek için çalışan kurumumuz her geçen gün büyümeye ve gelişmeye devam eder. Sizde Teta Clinic kalitesini yaşamak ve çok daha sağlıklı bir yaşama adım atmak için hemen web sitemizi ziyaret edebilirsiniz.