Davranış bozukluğu olarak bilinen hastalığın en kısa tanımı;kişinin gelişimine uygun hareketlerde bulunmaması veya tüm toplumsal kuralları yok sayarak yaptığı, yenileyen ve sürekli davranış örüntülerine denir.
Davranış bozukluğu, kişinin tekrarlayarak ve her zaman başkalarının temel haklarına karşı ihlalde bulunma, yaşadığı toplumun ve diğer insanların değerlerini ve kurallarını çiğneme eğiliminde olma durumudur.Şimdiki zamanda, oldukça yaygın olan bu hastalık tüm ülkelerde önemli bir sağlık sorunu olarak görülmektedir.Bu rahatsızlığın genelde çocuklarda veya ergenlerde olduğu düşünülsede,yetişkin bireylerde de oldukça fazla görülmektedir.
Çocukluk döneminde ortaya çıkan bu davranım bozuklukları, karşı gelme,karşıt olma, başkaldırma gibi tekrar eden davranışlar olarak gözlemlenir.Bunun yanında yetişkinlerde ise, bu durum kuralları yok sayma ve başkalarının haklarını çiğneme gibi, farklı semptomlarla görülebilir.
Genelde, davranım bozuklukları gruplandırılırken bazı ortak özellikleri vardır.
Bu bozukluklarda genel olarak,şu belirtiler görülmektedir;
Gibi davranım bozuklukları olarak karşımıza çıkar, bu belirtiler görüldüğünde bir profesyonele baş vurulmalıdır.
Davranış bozuklukları genellikle, çeşitli faktörler sebebi ile gerçekleşir. Bu bozuklar genel olarak aşağıdaki türlerde görülebilir;
Dikkat eksikliği ve hiperaktivite genellikle,dürtüsellik ve dikkati verememe olarak bilinen bir davranış bozukluğu türüdür.Davranış bozukluğu olan çocuklara, genellikle bu teşhis konulmaktadır.
Bu rahatsızlığa sahip bireyler konsantrasyon problemi yaşamaktadır.Bu tür bireyler öğrenme güçlüğü,kurallara uyma sorunları sosyal ilişkilerde zorluk çekebilirler.Bu hastalığın tedavisi genel olarak davranış terapisi ve gerekirse ilaç tedavisi ile gerçekleşir.
Karşıt olma karşı gelme durumu, çocuğun davranışlarını oldukça ciddi durumlarda etkilemektedir.
Bu davranış bozukluğuna sahip yetişkin ve çocuklar;gece korkuları, uykudan sürekli uyanma,idrar kaçırma gibi sorunlarla karşılaşırlar.
Bu bozukluğun tedavi ise;uykuda hijyene dikkat etme,uyku ortamının düzenine dikkat etme , psikoterapi olarak bilinmektedir.
Bireylerde, depresyon ve anksiyete bozukluğu belirtileri şu şekilde ortaya çıkmaktadır; mutsuzluk,içe kapanma, aşırı endişe,panik atak, asosyal tavırlar, huzursuzluk olarak gözlemlenir.
Depresyon durumunda, davranış bozukluğunun tedavisi gerekli ilaçlar,terapiler ile gerçekleşmektedir.
Erken çocukluk döneminde, mizaç farklılıkları ile başlayan dürtüsel tarzda davranışlar ve öğrenme döneminde devam eden ve ailenin dikkat etmemesi sonucu, davranış bozukluğunu ortaya çıkmaktadır. Farklı sebepler dolayısıyla da ortaya çıkan bu durum,günümüzde birçok bireyin hayatında yer almaktadır.Davranış bozuklukları çıkış nedenleri; kadınlarda, erkeklerde,çocuk ve ergenlerde farklılık gösterebilir.
Tüm çocuk ve ergende, gelişim süreci kendine özeldir. Davranış bozukluğu olan çocuklar farklı belirtiler gösterebilirler.Kimi kurallara uymayı reddederken,kimi zıtlaşma bozukluğuna sahiptir. Bazısı hayvanlara zarar verirken, bazısı da mülke zarar verme, fiziksel olarak acımasızlık gibi durumlarla çevresindeki bireyleri karşı karşıya bırakırlar.Bu davranışsal bozukluklarında, ortaya çıkması bazı nedenlere bağlıdır.
Bu nedenler;
Bununla birlikte tüm kadın,erkek ve çocuklarda davranış bozukluğuna neden olabilecek diğer etkenkerde şu şekilde sıralanabilir;
Olarak sıralanabilir,bu nedenlerden kaynaklı olarak bireyler davranış bozukluğu sergileyebilirler. Bu tür durumlarla karşılaşıldığında ise bir hekime danışmak gerekir.Davranış bozukluğunun teşhisi,dalında uzman bir hekim tarafından teşhis edilir.Bunun belirli bir yaş öncesi yada sonrası yoktur,her yaştan bireylerde görülebilecek olan bu davranış bozuklukları, belli başlı semptomlar göstererek ortaya çıkar.
Uzman, teşhis koyabilmek için kişiye belli başlı sorular yöneltir ve bu sorulara karşı aldığı cevaplar sonucu, risk faktörlerini belirleyip teşhisi koyar.
Bu sorular;
Davranış bozukluğunun tedavisi, kesinlikle kişiselleştirilmiş olmalıdır. Davranış bozukluğunun tedavisindeki,zorlukların bir kısmı, bozukluğun farklı bireylerde birçok farklı bölgeyi ve durumu etkilyor olmasıdır. Bunun yanı sıra, bir diğer zorlukta ruh sağlığının çocukların ve gençlerin yargılanması ve korunması gibi sosyal hizmetlerin,bir arada tutulmasını gerektirmesidir.Yani uygulanacak tedavi, çeşitli sistem konuları ile koordinasyon halinde ilerlemelidir.Burada en etkili tedavi yöntemi olan eğitim,ebeveyn yönetim eğitimi ve problem çözme becerisi eğitimidir.
Davranış bozukluğu,tek başına ilaç tedavisi ile düzeltilebilecek bir durum değildir.Tanı konmuş olan davranış bozukluğu tedavisi için,mevcut ilaçlar değerlendirilmeli ve uygun olan ilaç ile tedaviye başlanmalıdır ve buna destek olarak,gerekli eğitimler verilerek davranış bozukluğu iyileştirilmeye yönelik çalışma yapılmalıdır. Buna örnek olarak; DEHB tedavisinde, kullanılan ilaçların saldırganlık davranışlarını azalttığı görülmektedir.Bununla birlikte,diğer davranış bozuklukları için kullanılan ilaçlarında fiziksel saldırganlığı iyileştirdiği görülmektedir.